Hava ve Uzay Hekimliği Uzmanı Dr. Mustafa Alan,“performansı artırdığı için doğal ve yasal doping de sayılan tedavi, gençleşmek isteyen kadınların gözdesi” dedi.
Özel basınç odalarında uygulanan “yüzde 100 oksijen”, diyabete bağlı ayak yaralarından otizme, karbonmonoksit zehirlenmesinden beyin ödemine ve kemik iltihaplarına kadar birçok hastalığın tedavisinde kullanılıyor.
Özel Hiperbarik Oksijen Tedavi Merkezi sorumlusu Hava ve Uzay Hekimliği Uzmanı Dr. Mustafa Alan, “Hiperbarik Oksijen Tedavisi” hakkında bilgi verdi. Alan, söz konusu tedavide, çelikten yapılan 11 kişilik kabin şeklindeki basınç odasında havayı, suyun 16 - 17 metre altındaki basınca eşitleyerek hastalara “yüzde 100 oksijen” verildiğini söyledi.
Bu yöntemle kandaki oksijen miktarını artırdıklarını belirten Alan, böylece hastaların plazmasında maksimum düzeyde oksijen çözündüğünü ve dokulara giden oksijen miktarının arttığını anlattı. Oksijen ihtiyacının arttığı veya vücudun oksijeni aldığı halde kullanamadığı durumlarda bu yöntemin uygulandığını kaydeden Alan, bu tedavide hastaların, normalde içinde bulunulan atmosferik basıncın 2-2.5 katı basınç altında oksijen soluduklarını bildirdi.
ETKİLİ OLDUĞU HASTALIKLAR
Dr. Mustafa Alan, hiperbarik oksijen tedavisinin, diyabete bağlı ayak yaraları, dokuya ve enfeksiyonlara bağlı yaralar veya iyileşmeyen yaraların sağaltılmasında kullanıldığını belirterek, vurgun yiyen dalgıçlar ile karbonmonoksit ve doğalgaz zehirlenmesine maruz kalanların tedavisinde de uygulandığını söyledi.
Tedavinin ayrıca, deprem veya trafik kazası sonucu enkaz altında kalanlardaki ezilmeler, aşırı kan kaybı, beyin ödemi, ani görme ve işitme kaybı, beyin felci hastalıklarında da kullanıldığını dile getiren Alan, yöntemin, klasik tedavi yöntemlerinin yetişemediği durumlarda hayat kurtarıcı rol oynadığını anlattı. Alan, hastalıklara göre değişmekle birlikte, bazı hastalıklarda tedaviye girenlerin ortalama günde 115 dakika oksijen aldıklarını belirtti.
GENÇLEŞMEK İÇİN
Dr. Mustafa Alan, yöntemin ayrıca, gençleşmek için de kullanıldığını belirterek, “Oksijen eşittir hayat... Böyle olunca insanlar bunu yaşlanmanın durdurulmasında kullanıyor” dedi.
Doğumdan itibaren vücutta hücrelerin ölmeye başladığını, bunların bir kısmının yenilendiğini, bazılarının ise yenilenemediğini anlatan Alan, “Yenilenen hücreleri vücut kendi olanaklarıyla yapabiliyor. Vücutta oksijeni kullanmadaki zafiyetten dolayı yenilenme faaliyeti azalıyor. Hiperbarik oksijen, hücre yenilenmesine yardımcı oluyor, yaşlılık engellenebiliyor” diye konuştu.
Hiperbarik oksijen tedavisinin, performansı artırdığını, bu nedenle “doğal ve yasal bir doping” de sayıldığını kaydeden Alan, yöntemi sporcuların da kullandığını ifade etti. Alan, “Doping taramalarında kesinlikle görünmüyor, performansı artırarak canlılık veriyor” dedi.
OTİZM TEDAVİSİNDE OKSİJEN DÖNEMİ
Tedavinin kullanıldığı hastalıklar listesinde olmamasına rağmen otizm hastalığında da hiperbarik oksijen kullanıldığını bildiren Alan,”Otizmin asıl sebebi artık, anne karnındayken annenin kanından bir takım zehirlenmelere, kimyasallara maruz kalınması olarak kabul ediliyor” dedi.
Eski yıllarda diş tedavisinde uygulanan ve içinde cıva bulunan amalgam dolgunun hamilelikte kullanılması, içinde ağır metaller barındıran deniz ürünlerinin hamilelikte çok tüketilmesi gibi durumlarda da bebeğin olumsuz etkilenebileceğini vurgulayan Alan, “Otizmin, bunlardan kaynaklanan beyin dokusunun zehirlenmesi olduğu düşünülüyor. Hiperbarik oksijen tedavisinin yaptığı etki, beyin dokusundaki zehri uzaklaştırmak. Bu tedavide otistik çocukların tamamen normale dönmesi beklenmiyor ama iyileşme sağlıyor” diye konuştu.
İngiltere ve ABD’de yalnızca otistik çocuklara hizmet veren merkezler bulunduğunu dile getiren Alan, talep olması halinde otistik çocuklara da hizmet verebileceklerini kaydetti. Alan, otistik çocukların, oksijenin verildiği basınç odasında rahat durmaları, kontrol altında oksijeni almaları ve cihazı çıkarmalarını önlemek için özel bir başlık kullanıldığını anlattı.
YAN ETKİLERİ
Göğüs Hastalıkları ve Tüberküloz Uzmanı Dr. Kadir Hatipoğlu da Hiperbarik Oksijen tedavisinin yan etkileri hakkında bilgi verirken, tedavinin hastaların kan şekerini düşürücü etkisi olduğunu ancak bunun tedavinin ardından ortadan kalktığını belirtti.
Uzun süreli tedavi gören hastalarda gözde kırma kusuru gelişebildiğini belirten Hatipoğlu, tedavi bittikten sonra gözün tekrar eski haline döndüğünü bildirdi. Hatipoğlu, işlem sırasında, kulak tıkanıklığı, kulak ağrısı gibi durumların da ortaya çıkabildiğini ifade etti.
Geçirilen bir travma sonucu akciğer dokusu arasına hava girmesi, yüksek ateş, solunum yolu enfeksiyonu ve kronik akciğer hastalığı olanlar ile hamileleri hiperbarik oksijen tedavisine alırken daha dikkatli davrandıklarını dile getiren Hatipoğlu, “Bu hastaları, yarar-zarar hesabı yaparak tedaviye alıyoruz” dedi.
Yayınlanması için gönderdiğiniz yazılar [Yazar]