"Çocuk uykuda sevilir" kuralını önceki kuşaklardan olan hemen herkes iyi bilir.
Yoksa, çocuk şımarır ve babanın otoritesi sarsılır (!)
Eski zamanlarda, çoğu ailede baba ile çocuk arasındaki diyalog (elçi!) anne tarafından sağlanırdı.
Eski büyük ailelerin yerini çekirdek aileler almakta, feodal dönemin özelliklerinden olan babanın mutlak otoritesinin sarsılması ile birlikte baba ile çocuk arasında da daha sıcak ilişkiler kurulmaktadır.
Ama yine de çoğu ailede erişkinlere tanınan söz hakkı nedense bugün bile çocuktan esirgenmektedir.
Birer anne-baba olarak çocukların bize saygılı davranmasını istiyorsak, bizim de onları saygıyla dinlememiz ve olayları bir de onların gözüyle bakarak onları anlamaya çalışmamız gerekir.
Çocuklarınızın gerçeği söylemesine müsaade edin;
O gerçeği söylediği zaman sakın azarlayıp dövmeyin!
Dövdükten sonra da sarılıp öpmeyin!
O anda çocuk anlar ki; doğru söylemenin ebeveynlere hiçbir katkısı ve değeri yok, yalan söylediği zaman sevilip sarmalıyorsak çocuk hayatı boyunca yalan söyleyecektir...!
Bu konuda aileler üzerine düşeni hassasiyetle yerine getirmelidir, hattı zaatinde ; toplumda her gün yalancı ve sözüne itibar edilmeyen insanlar türemektedir.
Ahlak, Töre, eğitim ailede başlar, okulda devam eder, toplumda Zirve yapar.
Sağlıklı ve çalışkan bir nesil yetiştirmek istiyorsak çocuklarımıza önce ahlaki değerleri vermemiz gerekir...
Unutmayın; Ateş her şeyi yakar kül eder, demiri yakar çelik eder!
Çocuklarınıza nerede acıyıp nerede seveceğinize çok dikkat edin.
Acılar insanı olgunlaştırır... Bu çocuk dahi olsa.
Yani onları mahrumiyetten yoksun asla büyütmeyin, birçok şeye mahrum edinme mahrum kalsın, her istediğine Evet demeyin, her istediğini alıp satmayın, şımartmayın, tepenize çıkartmayın..!
Ahlaki Değerler Bir toplumun İkbal ve Selametidir.
Selamlar.
Fikret Çalışkan
İletişim ve Uluslararası İlişkiler Uzmanı
[Yazar]