Koruyucu Ruh Sağlığı Adına Anne ve Babalara Öneriler!

Koruyucu Ruh Sağlığı Adına Anne ve Babalara Öneriler!

Koruyucu Ruh Sağlığı Adına Anne ve Babalara Öneriler!

Tülay Özer

Tülay Özer

21. Yüzyıla girdiğimiz şu yıllarda geleceğimizin teminatı olan çocuklar için yapılan her şey gelecek adına önemli yatırımlardır. Bu konuda çocuk ve ergen psikiyatrisi çalışanı olarak, atılacak her türlü faydalı adımın yanında olduğumu belirtmek isterim. Bana göre faydalı adımların en önemlilerinden biri çocuk psikiyatrisi konusunda, değerli anne babaları bilgilendirebilmektir.

Anne babalar gecelerini gündüzlerine katıp her yönü ile mükemmel bir çocuk yetiştirmek için uğraşmakta ve bunun için ellerinden geleni yapmaktadırlar. Her anne babanın ideal çocuk yetiştirmek için bilmeleri ve dikkat etmeleri gereken önemli noktalardan biri de çocuklarının psikolojik gelişimi ve ruhsal durumlarıdır. Bazen anne babalar çocuklarına yedirdikleri yemek kadar, giydirdikleri giysi kadar bile çocuklarının ruh sağlığını düşünememekte ve bu yönü ihmal etmektedirler. Psikolojik yönü ihmal edilmiş çocuklar aileler ve toplum adına önemli sorunları beraberinde getirecek ve onların üzerine kurulacak, gelecek adına güzel hayalleri tehlikeye atabilecektir.

Burada önemli bir noktaya dikkat çekmek istiyorum. Bir problemin farkında olmanın en temel şartı, o problem hakkında daha öncede bilgi sahibi olmaktır.
Örneğin; Anne babalar çocuklarının ateşi yükseldiğinde nasıl davranacaklarını bilirlerse, çocuklarını önemli sağlık sorunları oluşmadan koruyabilecekleri gibi aynı şekilde psikolojik sorunların farkına varma ve nasıl davranacağını bilmek önemli sorunlar oluşmadan başlangıç noktasında problemin oluşumunu ve devamını engelleyecektir.

Anne babaların çocuklarının psikolojik sorunlarının farkına varmaları, o sorunlar karşısında ne yapacaklarını bilmeleri ve doğru yaklaşım ile doğacak önemli sorunları engellenebilmesi mümkün olmakla birlikte bir çok aile, sonuna kadar bekleyip geç dönemde müdahale yolunu seçmektedir. Psikolojik sorunları açının kolları örneğine benzetebiliriz; Açının kollarının çıktığındaki aralık ile ilerleyen kısımlarda ki aralık arasında önemli bir fark vardır. Bu fark zaman geçtikçe gittikçe daha da artacaktır. Psikolojik sorunları bu örneğe benzetebiliriz . Ne kadar geç müdahale edilirse sorun o kadar zorlaşır ve aynı şekilde o sorunun zararlı etkileri giderek artabilir.

Bu kısımdan sonra Anne babalara hangi görevler düşüyor diye sorabilirsiniz. En başta bazı önemli psikolojik yaklaşımları bilmeleri,temel psikiyatrik bozukluklar hakkında genel olarak bilgi sahibi olmaları, problemleri görmezlikten gelmeyerek zamanında müdahale etmeleri gerekliliği diyebiliriz.

Toplum içerisinde psikiyatrik rahatsızlıklar konusunda bazı önyargılar olmakla birlikte toplumun gelişmişliği ile psikiyatrik bozuklukların bilinmesi ve tedavisi doğru orantılı olmaktadır. Yani bazı aileler önemli sorunları olmasına rağmen psikiyatriste gitme konusunda zorlanmakta ve bazı tabuları aşamamaktadırlar.

Psikiyatrik bozukluklar konusunda bilgilendirme ve koruyucu ruh hekimliği açısından medya ve sivil toplum örgütlerine de önemli görevler düşmektedir. Kısa bir örnek verecek olursak; Bir madde bağımlısı oluşmadan, koruyucu ruh hekimliği ile insanların bilgilendirilmesi ve bu konuda korumanın yapılması, madde bağımlısı oluştuktan sonra harcanan giderleri, aile içi yaşanan zorlukları, bazen geri dönüşümsüz olabilen bireysel ve toplumsal sorunları önleyecektir.

Sık görülen psikiyatrik sorunları anlatmaya geçmeden önce anne babaların psikolojik sorunların oluşmaması için üzerilerine düşen görevlerden önemli olanlarını kısaca sıralamaya çalışacağım.

1-) Anne babaların, çocuk psikolojisi ve eğitimi hakkında bilgi sahibi olmaları, genel psikiyatrik bozukluklar konusunda kısmi olarak okuyup öğrenerek genel olarak yabancı kalmamaları önemlidir.

2-) Anne babaların çocuk büyütmeyi sadece besleme, giydirme, barındırma, koruma olarak algılamayıp bunlara ek olarak çocuklarının ruhsal yönünü ihmal etmeden, duygusal olarak da onların gelişim basamaklarına göre ihtiyaçlarını karşılamaları gerekmektedir.

3-) Anne babaların isteyerek çocuk sahibi olmaları ve özellikle dünyanın en zor sanatı olan çocuk yetiştirme konusuna istekli ve sabırlı olmaları gerekmektedir.

4-) Vakit ayırma! yani beslenmeye, uyumaya, eğlenmeye, çalışmaya, TV izlemeye vb günlük aktivitelerimize zaman ayırdığımız gibi, çocuklarımız ile sadece onlara ayırdığımız vakitler ile ilgilenmek ve onların ruhsal durumlarının farkında olmak, aradaki iyi ilişki zeminini bu vakit ayırma ile artırıp sorunların oluşmasını, oluşsa bile sorunların artmasını engellemek.

5-) Onlar için ideal ve huzurlu bir aile ortamı sağlayarak, fiziksel ve psikolojik olarak rahat gelişebilecekleri aile ortamını hazırlamak. Bu ortam onların bebeklik, erken çocukluk, okul ve ergenlik yıllarında sürekli bulunmaktan mutlu olacakları ve diğer ortamlara tercih edecekleri bir ortam olmalı. Bu ortamda çocuklar kendilerini her yönden olumlu ve problemsiz geliştirebilecek ve sorunsuz bireyler olarak toplumda yer almalarını kolaylaştıracaktır.

6-) Anne ve babanın ayrı ayrı çocuğa değer verildiğini hissettirmesi, bunun için sürekli sevgi mesajları , varlığını önemseyen tavırları ile çocuklarını yetiştirmeleridir.

7-) Çocuğun yaşına uygun görevleri verilerek desteklenmesi ve olumlu yönlerin anne baba tarafından mükafat ve ödüllendirilmesi gerekmektedir.

8-) Yanlış ve ileride sorun olabilecek davranış ve tutumların uygun bir sınırlama ile devamını engellemeleri, yaşa uygun cezalandırma şekillerini iyi ilişki zemininde uygulamaları gerekmektedir

9-) Çocuğa aşırı koruma ve kollamanın olmaması, anne babanın ayrı ayrı tutum sergilememesi, yaşa uygun davranılması, başkaları ile kıyaslanmaması (kardeş, arkadaş vb.) gerekmektedir.

10-) Olabilecek sorunlara zamanında müdahale, arkadaş çevresi, sosyal ortam, ideal eğitim vb konularda dikkatli olmaları gerekmektedir.

Bu ve buna benzer yüzlerce madde koruyucu ruh hekimliği ve ideal psikolojik gelişim için sıralanabilir ama bu kadarı ile yetinip son söz olarak anne babaların çocuk eğitimi konusunda sabırlı olmaları gerektiğini hatırlatalım.

 


Osman Abalı
Uzman Doktor [Yazar]